Müşteri memnuniyetini sağlamak birinci önceliğimizdir.
Personel taşımacılığı alanında faaliyet gösteren şirketlerin, müşterilerini iki gruba ayırması gerektiğini düşünüyoruz: Sözleşmenin tarafı olan, hizmeti satın alan kurumsal şirketler ve onların çalışanları. İki grubun müşteri memnuniyeti kriterlerinde birçok ortak nokta varsa da, biliyoruz ki öncelik sırası değişebiliyor. Kalıcı başarı, her iki müşteri grubunu da memnun etmekle mümkün.
Her şeyden önce bize güven duymanız gerekir.
Birçok işte olduğu gibi personel taşımacılığı alanında da müşterinin hizmet aldığı şirkete güven duyması en önemli husus. İnsanların canlarını ve sağlıklarını emanet ettikleri ulaşım sektöründe güven duymanın önemli olduğu açık, öyle değil mi?
Güven, bizim işimizde sadece son model araçlarla veya kalite yönetim sistem belgeleriyle de sağlanamaz üstelik. Bunların hepsi sektörün olmazsa olmazıdır ama yeterli değildir. Bu özellikler sizi diğer şirketlerden farklılaştırmaz, çünkü bunlar zaten asgari standartlardır.
Ulaşım sektöründe farkı nitelikli çalışanlar ve kurumsal denetim mekanizmaları oluşturur. Çünkü ulaşım sektörü telafi edilemez hatalara açıktır, o hâlde “ilk seferde doğru yap” sözü en çok bizim sektörümüzde geçerlidir.
Çalışanlarınızın seyahatlerinde sadece güven duyması yetmez, kaliteli zaman geçirmeleri de gerekir.
İşimizi yaparken sizi temsil ettiğimizi biliriz. Çalışanlarınız, bizim hatalarımızı sizin hatalarınız sayacaktır, bunun bilincindeyiz; bir çalışma haftasına bizimle başlıyor, bir çalışma haftasını bizimle kapıyorlar ve elbette bu da bize büyük bir sorumluluk yüklüyor.
Özellikle büyük şehirlerde trafikte geçen zaman oldukça fazla. Hepimiz bu trafiğin yoğun iş temposunda çalışan insanlar için ne kadar yıpratıcı olabileceğini biliyoruz. O yüzden şehir içi seyahatlerinin sadece güvenli değil, huzurlu ve kaliteli de olması gerektiğine inanıyoruz. Peki, çalışanlarınızın bizlerle geçireceği zamanın kaliteli olmasını nasıl sağlıyoruz?
Başta şoförlerimiz olmak üzere tüm personel seçimlerimizde büyük titizlik gösteriyoruz. Bu husustaki başarımızda insan kaynaklarını seçme, yerleştirme ve yönetmekte edindiğimiz 20 yılı aşkın deneyimimiz büyük rol oynuyor. İK alanındaki tecrübemiz güçlü temellere dayanıyor.
İşimizin doğru personeli seçmekle başladığını biliyoruz ama sadece bunun yeterli olmadığını da. Personelimizi, profesyonel kadroların desteğiyle hizmet sektörünün gerektirdiği şekilde eğitiyor, kalite standartlarımız doğrultusunda da sürekli olarak denetliyoruz. Çünkü siz de biliyorsunuz ki, “güven, kontrole mâni değildir.”
Ne istediğiniz hakkında net bir fikrimiz var ancak sizden öğrenmeye de açığız.
Bizden, size ve çalışanlarınıza layık bir şirket olmamızı, temel işimizi, yani personel taşıma işini doğru bir şekilde ve güven içinde yapmamızı bekliyorsunuz. Sabahları çalışanlarınızı zamanında şirkete ulaştırmamız, akşamları şirketten evlerine yine zamanında götürmemiz gerekiyor. Aslında bu kadar basit ama bu basit iş tecrübesiz ellerde olunca şirketler için büyük yükler, sorunlar oluşturuyor, idari işler kadrosu personel taşımacılığı şirketlerinin açığını kapamaya çalışıyor birçok kez.
Başka neler bekliyorsunuz? Acil ve ani durumlar karşısında süratle harekete geçmemizi bekliyorsunuz mesela. “Yok,” “hayır,” “imkânsız,” gibi sözcüklerden hoşlanmıyorsunuz, bunu biliyoruz çünkü biz de sizin gibi bu sözcüklerden hoşlanmıyoruz. Sorun yerine çözüm koyan şirketleri tercih etmek istiyorsunuz, haklısınız. Hayırları, evetlere, yokları varlara, imkânsızları mümkünlere çeviren bir şirket, sizin işinizin kendi işi olduğu bilincinde olan bir şirkettir. Karşınızda böyle bir şirket görmek istiyorsunuz. Muhataplarınız işinize böyle bakmalı, öyle değil mi?
Akıllı çalışmamızı da istiyorsunuz elbette. Kaliteli hizmet ve rekabetçi fiyatlar dengesini korumamız ancak böyle mümkün çünkü. Plansız, kontrolsüz, denetimsiz verilecek bir hizmetin sadece kalitesiz değil, yüksek maliyetli olacağını da biliyorsunuz.
Ve çalışanlarımızın çalışanlarınızla güzel iletişim kurmasını istiyorsunuz. Sadece kibar olmak da yeterli değil, kibar, açık ve yapıcı olması gerekiyor çalışanlarımızın. Personel taşımacılığı alanında çıkan aksaklıkların, iş sorunlarının, önemli bir kısmının kişilerarası iletişimdeki kazalardan doğduğunu tecrübe ettiniz çünkü. Ne istediğiniz hakkında net bir fikrimiz var ancak sizlerden öğrenmeye de açığız.
Çünkü öğrenmek söz konusu olduğunda bizim için “limit gökyüzü” bile değildir, onu dahi aşmak gerekir.
Müşteri memnuniyeti deyip de müşteriyi dinlememek olur mu?
Olur… Çünkü söylemekle yapmak bir değildir.
Herkes müşteri memnuniyetinden söz eder, daha az şirketse müşterilerini dinler, ya kaçı gerçekten müşterilerini duyar? Söylenenlere kulak vermekle kalmayıp söyleneni anlar, algılar ve önemser? Peki, kimler müşterisini anladıktan sonra müşterisinin taleplerine kalıcı çözümler getirir?
Biz biliyoruz, siz de biliyorsunuz: Pek azı… Pek az şirket gerçekten müşteri memnuniyetini sağlamayı becerir. O yüzden de başarılı az şirket vardır.
Çünkü…
Söylemekle yapmak bir değildir.
Müşteri memnuniyetinden söz ettiğimizde hizmet sektöründe faaliyet göstermiş birçok şirketimizdeki başarımıza güvenerek konuşuruz. Daha doğrusu hizmet verdiğimiz müşterilerimizin bize duydukları güvene güveniyoruz biz.
Onlara istediğiniz an ulaşabilir ve bizi sorabilirsiniz.
Bir telefon kadar yakınsınız onlara…
Bir şirketi test etmenin en kolay, en düşük maliyetli ve en güvenilir yoludur bu.
İdari işler içindeki bütçe payımızın azımsanmayacak denli büyük olduğunu biliyoruz.
Personel taşımacılığının toplam bütçeniz içindeki payı büyük olmayabilir ama idari işler bütçesindeki payı azımsanamaz. Küçük gibi görünen tasarruflarsa toplamda büyük farklar doğurur. Daha önce de dedik, rekabetçi fiyatlar vermek için akıllı çalışmak gerekir. Bu da doğru güzergâh analizleriyle ve tüm kaynakların doğru ve etkin planlanmasıyla olanaklıdır.
Eğitimli kadro ve teknolojik altyapımız maliyetlerimizi denetlememizi ve şirket kaynaklarımızı verimli kullanmamızı sağlıyor. Bunun bize faydası çok açık, peki ya size, size faydası yok mu?
Kabul edilebilir hizmet bedelleriyle çalışıyor olmamıza rağmen kalitemizi sürekli arttırmayı başarmamız mesela. Bu bir fayda değil mi?
Sektörün kalite çıtasını zorlamaya adayız. Bunu kabul edilebilir fiyatlarla yapıyoruz üstelik.
Yoksa nasıl sektör lideri olabiliriz ki…